Geçen hafta Hong Kong’u Hong Kong yapan en önemli, en az ziyaret edilen yere, Hong Kong limanına gittik. HIT, Hong Kong International Terminals adını taşısa da dünyanın birçok yerinde limanlara sahipler. Hatta Bahamalar’da konteyler limanına ek olarak büyük gezi gemileri için de liman yapmışlar, elimiz değmişken havalimanı ve otel de yapalım demişler. Yani Hong Kong International Terminals adı altında büyük bir şirketler zinciri yatıyor.
Önce temel bilgileri verelim:
- 2011 verilerine göre Hong Kong limanı dünyanın 3. en büyük limanı (büyüklük konteyner trafiği açısından)
- 2004’e kadar Hong Kong dünyanın en büyük limanıydı
- Rıhtım önündeki derinlik 15.5 metre
- Çeşit çeşit olmak üzere (kimi gemiden rıhtıma, kimi rıhtımdan arka taraflara veya kamyona) 310 adet vinç
- Toplam gemiler için 14, mavnalar içinse 8 adet rıhtım barındırıyor. Mavna ne derseniz, sığ limanlarda derinliği çok olan gemileri yükleyip boşaltmak için kullanılan küçük gemiler. Hong Kong için limanın sığ olmasından ziyade kalabalık olması problem olabiliyor. Mesela geminin üzerinde Hong Kong için az sayıda konteyner varsa direk mavna servisini talep edebilir, limana girmeden açıkta işini görüp yoluna devam edebilir.
Öğlen vakti okul otobüsüyle gittiğimiz sınıf gezisinde bizi HIT’den bir görevli karşıladı ve büyük bir maket önünde bize limanı tanıttı. Maketin konuşuyor ve ilgili yerleri ışıkla gösteriyor olmasından sık sık ziyaretçi aldıkları kestirilebilir.
Uzaktan kumandalı yeni vinçlerini gösterdikten sonra aşağıya inip minibüse bindik ve limanı turlamaya başladık. Yani, aynı liman, içeriden görüyorsunuz.
Yazının en başına dönersek şirketin ne kadar büyük olduğundan bahsetmiştim. Rehberimizin bundan ne kadar büyük bir keyif aldığını söylemeden geçemem. Örnek olarak, bulundukları ülkeleri sayıyordu, Shenzhen’e yaptıkları liman son teknolojiymiş, Hong Kong limanının iki katı hızında konteyner yükleyip boşaltabiliyormuş, ki karşılaştırma yaptığı yer Hong Kong, Libreville falan değil. (Libreville de yavaş mı pek fikrim yok ama demek istediğimi anlıyorsunuz) Eyvallah, hızlı limanlar yapıyorsunuz. Devam ediyor, Amerika’da limanlarımız var. Politik sebeplerden ötürü zorluk çıkardılar ama sonra biz hallettik, orası da bizim bölgemiz. Derken ego daha da bir şişiyor tabi. Devam ediyor, İspanya’daki limanımız tamamiyle otomatik, insana gerek duymuyor. Zaten İspanyol’u siestasından kaldırıp iş yaptırana kadar akşam oluyor. (Tamam, son kısmını ben eklemiş olabilirim) Bunların tamamını söylerken biz yaptık süperiz ifadesi vardı hanımefendinin yüzünde.